Blog Arşivi

2 Şubat 2022 Çarşamba

HEPSİ GİTTİLER..

             Hepsi silindi gittiler ve yenileri de gitmeye devam edecekler. Çünkü bu gerçek bütün canlılar ve maddelerin kaderiyken, siyasileri ayrı tutmak nasıl mümkün olabilir ki. Yalnız, sayılan ve ebediyete kadar da manen yaşatılacak olanlara sadece, Ulus ve Devlet lideri denilir. Tıpkı Atatürk gibi ve böyle bir diğer gerçeğe daha iman ediyorsak.

 

Deliliğin melodramı olabilir; ama ne var ki Saray da bunun opereti oynanıyor aslında. Nasıl mı? Hırçın Karadeniz’in devamlı dövdüğü sahillerinde Zonguldak’ın böylesi hareketli bir denizin hem de istinat duvarsız ve aynı bitişik seviyesine, Sarayın tedaviye muhtaç inadına istinaden inşa edilen ve beşinci defa denize süpürülen otoyolun, nasıl bir insan emeğine ve toplumsal bir gidere mal olduğu, gerçekte bir güldürü opereti değil de nedir. Bunun yanında Don Kişot bile daha ciddi kalırdı. Ki buna da ancak Karadeniz’in martıları güler.

 

TUİK Başkanı bile sonunda Sarayın absürt ve bitmez taleplerine isyan etti. Herhalde diğer üst Bürokratlarda geleceklerini karanlık gördükleri için akıllanmaya başladılar. Çünkü ve artık hepsi biliyor ki sorumluluklarını unutan bazı yandaş Bürokratların da devran döndüğünde hesap vereceğini, Kılıçdaroğlu’nun da ifade ettiği gibi anladılar. Hatta sonu belli olan genel seçimlerden önce vurgunlara ortak ve yandaş para Babalarının ülkeyi terk edecekleri akıllılık olacağından, aynı paraleldeki üst Bürokratların da kendi durumlarını iyice gözden geçirmeleri, kendi menfaatlerine olacaktır şüphesiz. Ayrıca aynı durum bütün Parti ileri gelenlerini de dört dörtlük ilgilendirmektedir.

 

Öyle ya, Hastane, şirket vs. gibi işletme sahibi zevat Bakan yapılmadı mı, bu ülkede. Aynı bağlamda, Türkiye Cumhuriyeti’nin en saygın makamına Saray misafiri yapılan bir zat ve yakını zevatın, bacak kadar bir çocuğu, genel muhalefet Başkanına hakaret ettirecek kadar alçaltan bir mentalin, sadece Türkiye’de değil; ama Dünyanın başka hiçbir yerinde ne izahı ne de kabulü vardır. Ve böyle bir durumun olsa olsa ancak ruhsal tedavisi akla gelir.

 

Bu arada bölgenin karayolları konusunda İBB’yi suçlayan Bahçeli, yeni bir zırvaya daha nokta koyarken, karayollarının hele de afet sorumluluğunun, Belediyeden önce bir TC sorunu olduğunu bilmemesi bile sorumsuzluğunu arttırırken, kime ne söyleyeceğinin artık farkında bile olmadığı ya da önemsemediği trajikomik durumunun, bilincinde olabilmesi ise hiç beklenmemelidir.

 

Bir diğer gündemde ise Rusya Ukrayna’yı istila eder mi sorusuna cevap aranırsa; bana göre Rusya’nın kendi göğsünde bir emperyalist çıbanı gibi büyüyen Ukrayna’dan kurtulması, başta biz olmak üzere bütün AB ve Ortadoğu’yu da korkulu rüya görmekten kurtarır.

 

Sonunda Erdoğan yapacağını yaptı ve yıllardır kullandığı Saray bitmesi çakma gündemlere, kafalarda sağlığıyla ilgili sorular da yaratan, seviyesiz ve çocuksu bir gündem daha ekleyerek tavan yaptı. Ne diyelim, millete Allah sabır ve sükûnet yanında akıl fikir de versin. Aynı zamanda iyiyle doğruyu ve yanlışı ayıramayan, dolayısıyla da insan olduğunun bile bilince olmadan ölenlerin acıklı kaderini, Kâinatı yaratan hiçbir insan ve hatta hayvan kuluna nasip etmesin temennisiyle bitirelim.

  

 Aşağıya benim durumumda olanlara faydası olur düşüncesiyle Savcılığa vermek zorunda kaldığım bir dilekçemim kopyasını ekliyorum:

  

………  CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’NA

 

ŞİKÂYET EDEN         : M. Serendip Altındal (…….)

ŞÜPHELİ                      : Adı, Soyadı ve Adresi tarafımdan bilinmiyor.

SUÇ KONUSU              : Siber suç

SUÇ TARİHİ                 : 27/01/2022.

AÇIKLAMA                 :

Her zaman e-mesaj yollayıp, aldığım (serendipaltindal@gmail.com) hesabımın şifresinin yabancı bir kişi tarafından çalınıp değiştirilmesiyle ne Google (gmail.com) hesabıma ve ne de (serendipaltindal.blogspot.com) tanımlı ve kendi makalelerimden başka bir şey ihtiva etmeyen ve 72.000 üzerinde okuru olan kişisel siteme girişim ve çalışabilmem mümkün olmamaktadır. Ayrıca (Mrser0609) tanımlı çok izlenen (yutoube) Kanalımın da isminin bırakılıp diğer bütün görselleriyle birlikte silindiğini ve yerine benimle alakası olmayan yabancı görsellerin yerleştirildiğini ve herhangi bir şekilde eski bilgilerime ulaşamadığımı da esefle yaşamak zorunda kaldım.

 

Adeta vatandaşlığım bloke edilmişti sanki. Bugün bir emekli yurttaş olarak yıllarca kullandığım İnternet adreslerim ve bilgilerim uçup gitmişti. Makinemde yaptığım başka mail çalışmalarım da akim kalınca, muhtemelen (IP) numaramın da  bloke edildiğini düşünmekteyim. Maalesef ve belki de başka bir bilgisayarda yeni bir hesap açmaktan başka bir çarem olmadığını da öğrenmek zorunda kaldım. Aslında bir bilişim uzmanı olduğum ve bilgisayarla uzun yıllar yurt dışında da çalıştığım ve her şeyi de doğu yaptığımı iyi bildiğim halde bu suç bana karşı işlenebiliyorsa sıradan vatandaşlara neler yapılmazdı. Demek ki bu durum, Google gibi bir Dünya Şirketinin bile hesaplarımızı koruyamadığının göstergesiydi. Ki bu husus Şirket adına da büyük bir güven kaybı oluşturur aslında. 

DELİLLER                    : Sadece Muğla konumlu yabancı bir adresten bağlanıldığını tespit edebildiğim mail hesabımda bilgi ve görsellerim silindiğinden, ancak bilgisayar başında durumu açıklayabilir ve birçok okuru olan bloğumun (72.000 üzerinde), içinde okuma/yazma eğitimleri de mevcut olan (youtube) kanalımın da silinmesi, şikayet nedenimdir.

SONUÇ VE İSTEM      : Yukarıda açıklanan nedenlerle, kim olduğunu ve ne amaçla bu suçu işlediğini bilmediğim şüphelinin cezalandırılması ve (IP) adresim şayet bloke edilmişse durumun düzeltilmesi için gereğini, saygılarımla arz ve talep ederim.

…/…/…

M. Serendip Altındal

İmza

                                                           Serendip Altındal

 

Özün Kişiliğindir...

Serendipaltindal02.blogspot.com

serendipaltindal94@gmail.com